Yaralarını kendileri sarıyor!

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde düzenlenen bombalı araç saldırısından sonra büyük çapta zarar gören esnaflar iş yerlerini, vatandaşlarda evlerini kendi imkânlarıyla tadilat yaptığını belirterek, yetkililerin bir an önce yardım yapılmasını talep ettiler.

4 Kasım 2016 günü sabah saat 08.00’de düzenlenen bombalı araç saldırısında 11 kişinin hayatını kaybettiği 378 kişinin yaralanması ardından patlamada hasar gören ev ve iş yerleri sahipleri yaralarını sarmaya çalışıyor. Hasar Tespit Komisyonları tarafından zararları tespit edilen esnaf, yapılacak yardımları bekliyor. Ev ve iş yerleri hasar gören halk kendi imkânlarıyla toparlanmaya çalışıyor.

YARDIMLAR HIZLANDIRILSIN

Hasar Tespit Komisyonları tarafından zararları tespit edilen esnaf Muhammed Çelen, yapılacak yardımların hızlı bir şekilde yapılmasını talep etti. Yapılan bombalı saldırısıyla halka ceza verildiğini dile getiren esnaf Çelen, “Bu milletin önderliğini yapmaya çalışan insanlar bu milleti ne hâle soktuklarını görüyoruz.  Milleti cezalandırıyorlar. Patlamada binalar yıkıldı. İnsanlar dışarda kalıyor ve mağdurdurlar. Yardımlar ne zaman geleceği belli değil. Herkes kendi işini yapmaya çalışıyor. Bizde kendi imkânlarımızla onarım yapmaya çalışıyoruz. Tabi gelecek yardım ne kadar olduğu belli değil. Burada 50 bin TL harcanırsa ödeyecekleri 10 bin TL. Binada oturanların söylediği bina tamamen parçalanmış 15 bin TL fiyat vermişler. İnsanlar isyandadır. Hasar tespitler yapılırken çok az miktarda para veriliyor. Çok hızlı bir şekilde yardım yapılması lazım.  Esnafın tekrar eski haline dönemsi lazım. Sur ’da ve Bağlar ’da olduğu gibi mağdur edilmeden bir an önce yapılması lazım.” ifadelerini kullandı.

“VAHŞET PSİKOLOJİSİNİ ÜZERİMİZDEN ATMAK İSTİYORUZ”

Mahmut Temel adlı esnaf, biran önce iş yerlerini eski haline getirip bu vahşet psikolojisini üstünden atmak istediklerini dile getirerek, “Patlamadan dolayı vatandaşlar zarar görmüş Allah bir daha yaşatmasın. Sayın valiye sesleniyorum hasarlar çok büyük bazı esnafların zararları çok büyük. Hasar tespitleri yapıldı. Şu an yaptığımız masrafları kendimiz yapıyoruz.  Hasar tespit ücretleri yatılırsa çok seviniriz. Maddi imkanlardan dolayı zorlanıyoruz. İnşallah karşılarlar bir ay süreceğini düşünüyorum. Bir an önce iş yerlerimizi açalım” dedi.

 ÖNCE SUR’A SONRA BAĞLAR’A GÖÇ ETTİ!

Abdullah Koç adlı vatandaş da, 1990’lı yıllarda köyleri yakıldığından dolayı Diyarbakır’ın Sur ilçesine, ardından Bağlar’a göç ettiğini söyledi. Evlerini Kaynartepe Mahallesine taşıdıklarını burada da yaşanan çatışmalardan dolayı başka bir mahalleye taşınmak zorunda kaldıklarını ifade eden Koç, şimdi ise son bombalı saldırıda zarar gören halka yardımcı olmak için sıva işlerini ücretsiz yaptığını belirtti.

“ELİMDEN GELDİĞİ KADAR ÜCRETSİZ ÇALIŞACAĞIM”

Bombalı saldırı yapıldığı sırada şehir dışında olduğunu belirten Koç, “Bombalı saldırının yapıldığını duyar duymaz Diyarbakır’a geldim. Buradaki esnafın haline acıdım ve ücretsiz bir şekilde yardım ediyorum. Birbirimize yardımcı olmamız lazım. İçimizdeki bazıları da fırsatçılık yapıyorlar. Dün geldim baktım ki duvarcı 150 TL yevmiye istiyor. Bende bu millete acıyorum Allah haklarını bırakmasın. Dün bu dükkân sahibinin yanına geldim, o da benim kardeşim gibidir. Kim olursa olsun yeter ki Müslüman olsun, yeter ki Allah korkusu içinde olsun. Ben elimden geldiği kadar bu esnaflara yardımcı olacağım ve ücretsiz çalışacağım.” dedi.

AYNISI BİZİMDE BAŞIMIZA GELDİ

Sur ve Kaynartepe’de yaşanan çatışmalardan dolayı zor günler yaşadıklarını anlatan Koç, konuşmasına şöyle devam etti: “92-93’lerde aynısı bizimde başımıza geldi. Köylerimizi yaktılar, üstümüzde ki elbiselerle köyümüzü terk edip Sur’a geldik orada da aynı olaylar oldu, bize bir şey bırakmadılar. Geldik Kaynartepe’ye, burada da aynı olaylar yaşandı. Bundan sonra halkımızla el ele vereceğiz, kardeşlerimizle el ele vereceğiz. Elimizden gelen budur, bizde yardımcı olacağız. Dün ben eve gittim aileme buradakilerden bahsettim yemin ederim ağladılar. Bizim de başımıza geldi, biz de aynı şeyleri yaşadık. Kim bu fakir fukaranın bu hale düşmesine sebep oluyorsa Allah hakkımızı inşallah onlardan alır. Allah bu fakir fukaranın hakkını onlara bırakmasın.” (Sait BAYRAM’ın Özel Haberi)