Son Dakika
Yarından itibaren mübarek Kurban Bayramını ihya edeceğiz.
Ama nasıl?
Üzüntü ve gözyaşları ile. 1.5 aydır süren çatışmalı dönemde maalesef yüzlerce genç insanımız öldü.
Herkes bu ölüm haberleri karşısında büyük üzüntü duydu, şok oldu ve kanı dondu.
Olmaması gereken şeylerdi ama oldu, yaşandı ve davam ediyor.
Tek dileğimiz bu olayların tamamen bitmesi ve barışın yeniden tesis edilmesidir.
Bu Bayramda herkes elini açıp, “Allah bu ateşe bir su döksün” diyerek dua edecek.
Allah tüm bu yakarışları duyarak inşallah biz kullarına küçük dahi olsa bir ışık yakacaktır. Buna tüm kalbimizle inanıyoruz.
Ümidimizi her daim devam ettirmeliyiz.
Aksi halde inancımızı sorgulamamız gerekecek.
Bayramda herkes birlik beraberlik, kardeşlik ve barış mesajları verecek.
Bunların sembolik olmaması ve söylemlerin tamamının icraata geçmesini istiyoruz.
Kim ki savaş çığlığı atıyorsa Allah ona bırakmasın, kim ki savaşı ve kardeş kavgasını istiyorsa Allah ona da bırakmasın.
Bu Bayram gerçekten de çok hüzünlü bir bayram, hiç kimsenin gülmediği, bayram coşkusunu yaşamadığı Bayramın barışa ve kardeşliğe vesile olması tek dileğimizdir.
Bu uğurda ne gerekiyorsa herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır.
Evet, ortak noktalarımız bir her şeyimiz bir iken bu ayrılık, gayrılık neden?
İşte buna bir anlam veremiyoruz.
Dediğim gibi tüm umudumuz dualara ve temennilere kaldı. Bunlar da olmazsa tutunacak dalımız hiç olmaz.
Her zaman ümit var olmalıyız ve kardeş kavgasının son bulacağı yönünde umudumuzu hiçbir zaman yitirmemeliyiz.
Gayet iyi biliyoruz ki; Türkiye’de yaşayan tüm halklar yüzyıllardır kardeştir ve kardeş kalmaya da devam edecektir.
Önümüzde önemli bir seçim var.
1 Kasım’da ülke olarak seçimlere gidiyoruz.
Bu seçimlerin ve Bayramın ülkemize, memleketimize ve tüm insanlığa barış, huzur, mutluluk ve sağlık getirmesini diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Allah Bu Ateşi Söndürsün Amin!!!