Anayasa kaçkını!
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu Toplantısı’nın ardından düzenlediği basın toplantısında ele alınan konularla ilgili açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in Bakanlar Kurulu’nda yaptığı sunuma değinerek, “Yeni ihtiyaçlar çerçevesinde günün şartlarına uygun bir şekilde Diyanet İşleri Başkanlığının potansiyelinin arttırılması için neler yapılabilir bu konudaki teklifler, görüşler ve perspektifler bu toplantıda paylaşılmış oldu. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığımızın Güneydoğu Anadolu’da devam eden terörle mücadele sonrasında uygulamaya koyduğumuz Birlik, Huzur ve Demokrasi Eylem Planı çerçevesinde atacağı adımların koordinasyonu, bu adımlarda Diyanet İşleri Başkanlığı mensuplarının Diyanet İşleri camiasının neler olacağı konusunda da görüş alışverişinde bulunduk” ifadelerini kullandı.
“ŞUANDA ÇOK ETKİN BİR ÇALIŞMA GÜNEYDOĞU VE DOĞU ANADOLU BÖLGEMİZDE YERİNE GETİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR”
Silopi’de terörün sona erdirilmesinden sonra çok hızlı bir şekilde eğitimin tamamıyla gerçekleşebilir durumda olduğunu anlatan Kurtulmuş, “Silopi’deki okulların tamamında eğitim başarılı bir şekilde verilmeye başlanmıştır. Aynı şekilde sağlık hizmetleri ve diğer hizmetler. Dolayısıyla buralar terörden temizlendikçe, burada ilgili kamu kurum ve kuruluşları biraraya gelerek çalışmalarını yapıyorlar, devam ediyorlar. Şuanda çok etkin bir çalışma Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgemizde yerine getirilmeye çalışılıyor. Ayrıca yine her hafta sonu ilgili bakan arkadaşlarımız kendi bakanlıklarıyla ilgili çalışmaları da denetlemek için bölgede ziyaretlerde de bulunuyorlar. Ümit ediyorum ki bu eylem planı çok kısa bir süre içerisinde bütünüyle hayata geçirilecek, uygulamalarının sonuçları alınacak ve terörün ortaya çıkarmış olduğu bu ağır faturanın bir an evvel ortadan kaldırılması için toplumla bütünleşmiş bir şekilde süreç devam ettirilecek ve sonuçlandırılacaktır” açıklamasında bulundu.
“ANAYASA YAPIM SÜRECİNDE ŞU YA DA BU GEREKÇEYLE KİM KAÇARSA MİLLET KAÇANI ANAYASA KAÇKINI OLARAK TANIMLAR”
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın ‘Anayasa ve başkanlık sistemi konusunda iki ayrı referanduma gidebiliriz’ yönündeki açıklaması hatırlatılarak, böyle bir çalışmanın olup olmadığı sorusu üzerine Numan Kurtulmuş, “Türkiye’de bir anayasa yapma zorunluluğu vardır. Sivil, demokratik, katılımcı yeni bir anayasa ihtiyacı vardır. 1980 darbesinden sonra, 82 Anayasası’nın kabul edildiği günün ertesinde hemen bu tartışmalar başlamıştır. Sanki Türkiye yeni bir anayasa tartışmasını yeni yapıyor, ilk sefer karşılaşıyormuş gibi bir anlayışın içerisinde olmamak lazım. Eğer bu parlamento yeni bir anayasa yapmazsa, hangi yasayı çıkartırsa çıkartsın, hangi yasama faaliyetinin içerisinde olursa olsun aslında siyaseten hiçbir şey yapmamış olacaktır. Dolayısıyla Türkiye’nin birinci önceliği, birinci ihtiyacı, toplumsal ihtiyacı, mutabakatlarından birisi de yeni bir anayasa yapılmasıdır. Şimdiye kadar bütün anayasalarımız askerlerin zoruyla, paletlerin şakırtıları arasında yapılmıştır. Artık yeter. Türkiye sivil, demokratik, parlamento iradesiyle yaptığı bir anayasayı inşallah önümüzdeki dönemde yapar ümidi içerisindeyiz. Bunun yolu parlamentoda gerekli çoğunluğun elde edilerek anayasanın gerçekleştirilmesidir. Bunun için son derece iyi niyetli bir şekilde ikinci sefer geçen parlamento döneminden sonra ikinci sefer bütün partilerin eşit katılımıyla oluşturulmuş olan bir anayasa komisyonunun kurulmasına TBMM Başkanımız Sayın İsmail Kahraman öncülük etmiştir. Dolayısıyla ortada kurtulmuş bugün itibariyle de Sayın Kahraman’ın yeniden iradesiyle liderleri masanın etrafına çağırdığı bir anayasa yapım süreci zaten başlamıştır. Bu anayasa yapım sürecinde şu ya da bu gerekçeyle kim kaçarsa millet kaçanı anayasa kaçkını olarak tanımlar. Dolayısıyla samimi olarak bütün partilerin yeni anayasa yapım sürecine samimiyetle katılmasını istirham ediyoruz, temenni ediyoruz. Bu süreçte anayasanın nasıl yapılacağı belli. Gerekli sayı bulunursa parlamentoda, gerekli sayı bulunmazsa 330’a bulunduğu takdirde referanduma gider bu çerçevede de anayasa halk oylamasıyla halkın oyuyla geçmiş olur ya da geçmemiş olur. Sayın Kalın bu yolu bilinen yolu söylüyor. Türkiye’de parlamento bu işte sorumlu olan kurumdur, yasama kurumudur. Ümidimiz ve temennimiz bu süreçte herkesin samimi olarak eteklerindeki taşı dökmesi, herkes ne türlü anayasa istiyorsa sadece Ak Parti değil, CHP’de MHP’de HDP’de bütün partilerin hepsi anayasanın yapılması için topluma seçmenlerine söz verdiler. Kim ne tür anayasa istiyorsa buyursun demokratik masa ortadadır. Bu sözün belli yerlerini alıp başka şekilde değerlendirmeye tabi tutulmasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Parlamento bu süreci devam ettirmek durumundadır. Parlamentodaki partilere bir kere daha şu çağrıda buluyorum, masadan şu ya da bu şekilde kalkmak kolaydır ama o zaman kalkıp millete nasıl yeni bir anayasa yapamadık bunu nasıl izah edeceksiniz. Herkes samimiyetle yeni anayasa yapım sürecine katkıda bulunsun istiyoruz. Eğer uzlaşmayla bir noktaya gidilemezse biz kendi görüşlerimizi parlamentoya sunma konusundaki adımlarımızı atarız” ifadelerini kullandı.
Facebook Hesabınızla Yorum Yapabilirsiniz
YORUMLAR
BENZER HABERLER
KÖŞE YAZARLARI
Tüm Yazarlar- kilis escort
- trabzon escort
- nevşehir escort
- kocaeli escort
- çeşme escort
- osmaniye escort
- ürgüp escort
- ısparta escort
- rize escort
- ağva escort