“Hedefimiz halkımızın sağlıklı hizmet almasıdır”
Diyarbakır’da yaşanan sağlık sorunlarını haberdiyarbakir.gen.tr’ye değerlendiren Sağlık-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu, Diyarbakır’ın sağlıkta hak ettiği yerde olmadığını vurgulayarak, her türlü şiddeti, zorluğu ve mağduriyeti yaşayan sağlık çalışanlarının da emeklerinin karşılığını alamadıklarından yakındı. Diyarbakır merkez ilçelerde 100’e yataklı devlet hastanelerinin yapılması gerektiğine işaret eden Ensarioğlu, mutlu bir sağlık çalışanı kitlesi ve hasta memnuniyeti oluşturulmak isteniyorsa hakların verilmesini istedi.
İşte, Sağlık-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ensarioğlu ile yaptığımız röportajın detayı;
Yaklaşık 1,5 yıldan bu yana bölgede bir çatışmalı süreç var. Bu çatışmalı süreç eğitim ve sağlık alanını da olumsuz etkiledi. Diyarbakır’ın sağlığı ne durumda?
ÇATIŞMALARDAN EN ÇOK SAĞLIK KURUMLARI ETKİLENDİ
Çatışmalar da vatandaşlarımız mağdur oluyor. Ancak Sur’da yaşanan çatışmalardan dolayı en çok mağduriyet yaşayan kurumların başında sağlık kurumları geliyor. Oradaki sağlık ocaklarımıza, toplum sağlık merkezlerimize, ASM’lere yönelik ciddi saldırılar ve tahribatlar oldu, kullanılamayacak duruma kadar geldi. Şuanda da bir çok sağlık ocağımız kullanılmıyor. Kullanılmadığı için de vatandaşlarımız ister istemez mağdur oldu. Bu mağduriyeti de yaşayanlar vatandaşlarımızdır. Ayrıca süreçte sağlık çalışanları da sıkıntılar yaşadı. Görevini yaparken de, hayatlarını sürdürürken de sıkıntı çektiler. Hedefte hep onlar vardı. Sağlıkçılara yönelik saldırılar da vardı. Türkiye’nin hiçbir İlinde sağlıkçılara saldırı yapılmazken, maalesef bizim bölgede başta sağlıkçılara saldırılar oluyor. Sağlıkçılara saldırı yapılmamalıdır. Türkiye’deki değişim ve dönüşümün en büyük ayağı sağlıktır. Bundan 10 yıl önce ambulans bulamazken, bugün tarlaya hava ambulansı iniyor. 90’lı yıllarda bile yaşanan çatışmalardan dolayı sağlığa yönelik saldırılar olmamıştı.
Diyarbakır sağlıktaki hak ettiği konumda diyebilir miyiz?
DİYARBAKIR SAĞLIKTA HAK ETTİĞİ KONUMDA DEĞİL
Maalesef Diyarbakır sağlıktaki değişim ve dönüşümden hak ettiğini bulamadı. Yavaş yavaş iyiye doğru gittiğini de söylemem gerekiyor. Diyarbakır gerçekten her alanda olduğu gibi sağlıkta da hizmeti hak ediyor. Sağlıkta sadece Diyarbakır’a değil, Çevre İllerine de hizmet veriliyor. Bu hizmeti yaparken ister istemez bazı aksaklıklara maruz kalıyoruz. Çünkü personel yetersizliği had safhada, çalışanlarımız mağdur ediliyor. Şiddete maruz kalıyor ve artan iş yükü ile birlikte ister istemez çalışanlarımız sıkıntı çekiyorlar. Türkiye ortalamasına baktığımızda hasta ve hasta yakınları memnuniyeti yüzde 80’lerdedir. Ama çalışanlarımızın memnun kalmasını da isteriz. Onların mücadelesini vermek ile mükellefiz.
SAĞLIK ÇALIŞANLARI MEMNUNİYETSİZ
Sağlık çalışanlarının haklarını alma konusunda memnunlar mı?
Yani yaptıkları emeklerinin karşılığını tabiî ki yüzde 100 alıyorlar dersek doğru olmaz. Çünkü birçok kardeşimiz iş yükü ile boğuşuyor. Çoğu sağlığından oluyor. 12-24 saat ayakta kalan kardeşlerimiz var. Bu ayakta kalan kardeşlerimiz ister istemez mağduriyet yaşıyor, sağlık sorunları yaşıyor. Mutlu bir çalışan kitlesi istiyorsanız öncelikle sosyal haklarında iyileştirme yapılması lazım. Hasta ve hasta yakınlarının memnuniyeti bilinmelidir ki çalışandan geçer. Çalışanlar bugün verimli çalışma yapmazsa sağlıklı bir çalışma üretmezse halkımız da sağlıklı bir hizmet alamaz.
“MERKEZ İLÇELERE 100’E YATAKLI DEVLET HASTANESİ YAPILMASI ELZEMDİR”
Diyarbakır sağlığına baktığımızda; diğer illerle kıyasladığınızda Diyarbakır hak ettiği yerde değildir. Dört merkez ilçesinde Devlet Hastaneleri olması gerekir. 100 yataklı devlet hastanesi olmasını istiyoruz. Bu hastanelerin olmaması için hiçbir neden yok. Nüfus konusunda da sıkıntı yok. Diyarbakır bu hizmetleri alabilecek bir konumdadır. Yüzyıllardır her şeyiyle var olan bir ilimizdir. Sağlık alanın da var olmasını istiyoruz.
Diyarbakır’da bu hastanelerin yapılması ya da sağlık alanında hak ettiği konuma gelmesi için girişimleriniz var mı? Olacak mı?
VATANDAŞLARIMIZIN SAĞLIĞI BİZİM İÇİN ÖNEMLİDİR
Bildiğiniz gibi askeri hastanesi Sağlık Bakanlığına devri yapıldı. Bu hastanenin halka açılmasını istiyoruz. Bununla ilgili genel merkez bazında buradaki ilgililer nezdinde girişimlerimiz oluyor. Çünkü biz bunu boynumuzdaki bir vebal olarak görüyoruz. Sivil toplum örgütü olarak, sadece üyelerimizin haklarını korumakla kendimizi mükellef olarak görmüyoruz, bir o kadar da vatandaşlarımızın sağlığını da düşünüyoruz. Bugün vatandaşlarımızın sağlığı bizim için her şeyden önemlidir. Çünkü sonuçta biz de vatandaşız. Sağlık herkese lazımdır. Onun için Diyarbakır’da bir çok hastanenin olması gerekiyor. Fizik, Psikiyatri ve AMATEM’in olması gerekiyor. Çünkü Bölgeye hizmet veriyoruz. Bu yüzden bu alanların da geliştirilmesi gerekiyor. Merkez ilçelere 100’e yataklı Devlet hastanesi yapılması gerekir. Şehir hastanelerinin de olması gerekiyor. Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nin bağımsız olması gerekiyor. Günde 3 bin hastanın tedavi olduğu bir hastaneyi başka bir hastaneye bağlamak doğru değildir. Bu hastanede çalışanlarımızın mağduriyeti de artıyor. Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğine atanan Şükrü Budak hocamızdan büyük beklentiler içerisindeyiz. İnşallah sağlık alanında daha hayırlı hizmetler yapar. Bizlere düşecek çalışmalar olursa bekliyoruz. Diyarbakır sağlığının iyiye gideceğini düşünüyorum. Sağlıktaki değişim ve dönüşümün mimarı Sağlık bakanı sayın Recep Akdağ’dır. Sayın Bakanımızın bu bölgeye hassasiyetini çok iyi biliyoruz. Bölge gerçekten de hizmete susamış bir bölgedir. İnşallah iyiye gider diye düşünüyorum”
Bağlar’daki bombalı araç ile düzenlenen saldırıda 2’si polis 11 kişi yaşamını yitirdi? Bu saldırıyı değerlendirebilir misiniz?
SALDIRILAR ÜLKENİN BİRLİĞİNE YAPILAN SALDIRIDIR
Patlamada hayatını kaybeden 11 vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Şuan Hastanede tedavileri devam edenlere de geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum. Bu patlamaların bir daha ülkemizde ve bölgemizde olmamasını temenni ediyorum. Malumunuz, dört bir yanımızda savaş ortamı var. Bu savaş ortamlarından dolayı Türkiye’de az da olsa payına düşeni aldığını düşünüyoruz. Yapılan bu oyunların, patlamaların Türkiye’ye yönelik bu saldırıların tamamıyla Türkiye’nin büyümesini kabullenmeyen ve Türkiye’nin hızla halkına yönelik yaptığı büyük yatırım ve hizmetlerin kabullenmemesidir. Bu olayları yapanlar dış güçlerin maşalarıdır. Kim olursa olsun ve hangi düşünceden olursa olsun, hangi siyasi görüşte olursa olsun bizim bunarla taviz vermemiz lazım. Çünkü birlik ve beraberlik içerisinde yaşamamız gereken günlerdeyiz. Türkiye bugün 80 milyon vatandaşı ile kenetlenmelidir. Birlik ve beraberlik içerisinde hayatını sürdürmelidir. Türk’ün Kürt kadar, Kürdün de Türk kadar dostu yoktur. Biz yüzyıllardır kardeş olarak yaşadık, yaşamaya da devam edeceğiz. Bugün biz birbirimize sahip çıkmazsak hiçbir ülke bize sahip çıkmaz. Biz birlik ve beraberlik içinde olmazsak bizim halimiz de Suriye ve Irak gibi olabilir. Onların yine Türkiye’si vardı. Türkiye 90’lı yıllarda Peşmergelere sahip çıktı. Şuan yine Suriye’deki mazlumlara sahip çıkıyor. O yüzden biz Türkiye vatandaşlığı içerisinde, Bayrağımız ve ezanımız için birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Dış güçler bu birlikteliğimize saldıracaklardır. Ki saldırmaya da devam ediyorlar. Biz bu saldırılara karşı birlik ve beraberlik içerisinde onlara fırsat vermeyeceğiz. Mardin’in Derik İlçesi’nde Kaymakama yönelik yapılan saldırıyı nefretle ve şiddetle kınıyoruz, hayatını kaybeden Kaymakamımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Saldırılar bizi asla yıldıramaz.
(Sait BAYRAM’ın Özel Röportaj-Yenigün Gazetesi)
Facebook Hesabınızla Yorum Yapabilirsiniz
YORUMLAR
KURUMSAL BİLGİLER
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.
Türkiye'nin En Kapsamlı Haber Portalı - Güncel ve Tarafsız Haberler İçin Her Gün Ziyaret Ediniz.