Dolar : Alış : 2.9295 / Satış : 2.9348
Euro : Alış : 3.2655 / Satış : 3.2714
HAVA DURUMU
hava durumu

Diyarbakir12°CParçalı Bulutlu

- Hoşgeldiniz - Sitemizde 19 Kategoride 6174 İçerik Bulunuyor.

SON DAKİKA

‘Yerelde Ekonomi’ tartışıldı…

Tweet
07 Şubat 2016 - 53 kez okunmuş
Ana Sayfa » Ekonomi»‘Yerelde Ekonomi’ tartışıldı…

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Ekonomi Komisyonu tarafından “Yerelde Ekonomi” başlığıyla yarı dönem çalıştayı başladı. Bağlar Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen çalıştaya, DTK Eşbaşkanları Selma Irmak ve Hatip Dicle katıldı. İlk olarak konuşan DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, Cizre ve Sur’da devlet eliyle gerçekleştirilen katliamlara dikkat çekerek, tüm saldırılara rağmen mutlaka halkın direnişinin kazanacağını kaydetti.

‘DİRENİŞİN KAZANMASI İÇİN YENİ BİR YAŞAMIN İNŞASI GEREKLİDİR’

Direnişin kazanması için yeni bir yaşamın inşasının gerekli olduğunu dile getiren Irmak, “Kürt halkı üzerinde yaşatılan vahşetin acımasızlığı herkes tarafından görülüyor. Savaşların dahi hukuku vardır ancak burada hukuksuzluk diz boyudur. Her güne bir trajedi ile uyanıyoruz. Bu konferans bu direnişin bir parçasıdır. Kürdistan hayali dağlarda hayata geçirildi. Bugün Kürdistan’da önce göç ardından katliamlarla bir yaşam inşa edilmeye çalışılıyor. Cizre, Sur’da Kürt halkının çocukları direniyor. Kürt halkı nasıl bir yaşam süreceklerini tartışıyor. Yaşam her alanda direnişle devam ediyor” dedi.

‘DEVLET RANT VE KAPİTALİZM ÜZERİNDEN KENDİNİ YAŞATIYOR’

Ekonominin birinci noktada olduğunu ve halkın yaşamını ekonomi üzerinden şekillendirdiğine değinen Irmak, halkın içerisinde komünal bir ekonominin esas alındığını kaydetti. Mezopotamya ve Ortadoğu’da halen kaosun devam ettiğine vurgu yapan Irmak, kaosun nedenin bölgede rant ve kirliliğe izin verilmediği için yaşandığını ifade etti. Irmak, “Geçmişte olan komünal yaşamı bizler sadece yeniden hayata geçirmek istiyoruz. Doğa ve toplumun bir aradanlığını hiçbir devlet engelleyemeyecektir. Devletler hiyerarşi, kapitalizm ve rant üzerinden kendini yaşatmaya çalışmaktadır. Her kültür kendisini Ortadoğu topraklarında yaşatmış ve kendini korumuştur. Kürt halkının ve bu topraklarda yaşayanların bir arada yaşaması bile bir düzen içinde gelişmiştir. Kimse Kürdistan topraklarında ezme politikasıyla birbirine yaklaşmamıştır. Bu nedenle biz o dönemlere geri dönmek istiyoruz” diye konuştu.

‘TÜM HASTALIKLARIN NEDENİ RANT VE KAPİTALİZMDEN GELMEKTEDİR’

Irmak, sözlerini şöyle sürdürdü: “‘Bêrmali’ ev ekonomisini yürüten kadın demektir. Şimdiki süreçte ev ekonomisi erkekte bilinse de asıl bêrmal kadınlardır. Kadın ve ekonomi birbirinin devamıdır ve birbirini tamamlıyor. Kadınlar sadece ekonominin yürütücüsü değildir aynı zamanda toplumun yürütücüsüdür” diye belirtti. Binlerce yıllık komünal yaşamın birbirini geride bırakma ve daha fazla mal üzerinden alt üst edildiğine dikkat çeken Irmak, kısa bir süre içerisinde komünal yaşamı yaymaları gerektiğini vurguladı. Demokratik yaşam üzerinden önce köyleri ardından ise şehirleri örgütlemeleri gerektiğini dile getiren Irmak, şehirleri zorlayarak değiştirebileceklerini ancak köylerin komünal ekonomi kültürüne bağlı olmasından kaynaklı ilk onlardan başlamaları gerektiğini aktardı.

Toplumun hakikaten ve doğadan uzaklaştırılarak yalancı toplumlar oluşturulduğunu dile getiren Irmak, gerçekliğinden uzaklaştırılmış toplumlarının farkında olarak çalışmaların yürütülmesi gerektiğini belirtti. Irmak, tüm hastalıkların nedeninin rant ve kapitalizmden geldiğini dile getirdi.

 

‘HİÇBİR SİSTEM KENDİ EKONOMİSİNİ OLUŞTURMADAN VAR OLAMAZ’

Ardından konuşan DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ise, büyük bir vahşet ve barbarlıkla karşı karşıya olduklarını belirtti. Televizyon başında kendilerini izleyenlerin “Ülkemizde halkımız saldırı altındayken ekonomiyi tartışacaklarmış” diyerek kendilerini eleştirebileceklerini vurgulayan Dicle, bu yaklaşımın doğru olmadığını ve yaşamın siyasal, ekonomi boyutunun da birbiriyle bağlantılı olduğunu ifade etti. Kürt halkına yaşamı cehenneme çevirmek isteyenlerin her yönüyle saldırdığına dikkat çeken Dicle, Öcalan’ın özgür yaşamı her boyutuyla inşa etmekte kararlı olduğunu söyledi.

Dicle, “Ekonomide bu boyutlardan biridir ve bu nedenle de bomba sesleri arasında bizi bir araya getiren ekonomi komisyonuna teşekkür ederim. Ortadoğu ilk komünal yaşamın inşa edildiği alandır. Ancak şu an yoksulluk ve geri bırakmışlıkla cehenneme çevrilmiştir. Kürdistan’ı yaşanmaz hale getirmiş bir göç dalgası yaşatılmıştır. Kürt halkını siyasi statü talebi olan demokratik özerklik ayağı olan ekonomi önem kazanmıştır. Hiçbir sistem kendi ekonomisini oluşturmadan var olamaz. Sayın Öcalan demokratik özerklik boyutuyla beraber ekonomi ayağını da oluşturmuştur” şeklinde konuştu.

‘KAPİTALİZMİ SINIRLAMAK KOMÜNAL EKONOMİDE ESASTIR’

Dicle, değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Önderliğimizin reel sosyalizmi nasıl tarif ettiğini biliyoruz. Mülkiyete yaklaşım özel mülkiyeti kabul etme ancak tekelleşmeye karşı durmaktır. Topluluk mülkiyeti tekelleşmeyi hedeflemeyen, kontrolü kendi elinde tutan, üretimle bağ içinde olan ve toplumsal ihtiyaçlar üzerinden gerçekleşmiştir. Kapitalizmi sınırlamak komünal ekonomide esastır. Devleti küçültme nasıl ki esas ise kapitalizmi de sınırlamak esastır.” Öcalan’ın yaklaşımında tekel olamayan şirketlerin de yan yana olabileceğini söyleyen Dicle, demokratik özerklik ekonomi boyutunda toplum ve doğanın arasında bütünlük sağlanması gerektiğini kaydetti.

‘DEMOKRATİK ÖZERKLİĞİN EN ÖNEMLİ AYAĞI ÖRGÜTLENMEDİR’

Demokratik özerklikte tarımın esas alındığını dile getiren Dicle, neolitik dönemin bereketli hilali olan Mezopotamya’nın topraklarının çok verimli olmasından kaynaklı tarımın esas alınması gerektiğinin altını çizdi. Tarımın boyutlarına değinen Dicle, şöyle devam etti: “Organik tarım; Kürdistan coğrafyası hayvancılık, arıcılık ve balıkçılığa el verişlidir. 1990’lı yıllarda boşaltılmış köylere geri dönüş yapılarak tarım ve organik tarım sağlanır. Demokratik özerklik modelinin sistemli en önemli ayağı örgütlenme ayağıdır. Kooperatifleri yaygınlaştırma önemlidir. Baraj politikalarına karşı olduğumuz gibi doğayı tahrip edecek enerjilere de karşıyız. Bunlara karşı doğaya dost, güneş enerjisi ve tahribatlara yol açmayan yöntemler kullanılmalıdır. Tüm ilkeler barışı önemser. Biz her koşulda özgür yaşamın Kürdistan’da kurulmasına kesin karar vermiş halkımızın yanında ekonomi mücadelesini de yürütmek zorundayız.”

Facebook Hesabınızla Yorum Yapabilirsiniz

YORUMLAR

İsminiz

 

E-Posta Adresiniz

Yorumunuz

İlgili Terimler :
TemaFabrika
  • RSSRSS
  • FacebookFacebook
  • TwitterTwitter
  • RSS
  • Facebook
  • Twitter