Son Dakika
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki iş adamları, AK Parti’nin kendi işini kurmak isteyen genç girişimcilere vaat ettiği hibe desteği ve faizsiz kredi imkânının hayata geçirilmesinin bölge ekonomisini canlandıracağı görüşünde. AK Parti’nin 1 Kasım’daki genel seçimler öncesinde açıkladığı seçim beyannamesindeki ekonomi vaatleri arasında yer alan, üretime ve istihdama katkı sağlaması hedeflenen “genç girişimcilere teşvik imkânı” bölgede memnuniyetle karşılandı. İşini kurmak isteyen gençlere 50 bin liraya kadar hibe desteği sunulması, 100 bin liraya kadar faizsiz kredi imkânı sağlanması, yeni iş kuran gençlerden 3 yıl boyunca gelir vergisi alınmaması ve ilk kez iş bulan gençlerin maaşının bir yıl boyunca devlet tarafından karşılanmasını öngören teşvik paketinin, bölge ekonomisine “can suyu” olması bekleniyor.
“AK PARTİ’NİN EKONOMİ AKTÖRLERİ KONUYA ÇOK HÂKİMLER”
“Diyarbakır Sanayici ve İş Adamları Derneği (DİSİAD) Başkanı Burç Baysal, söz konusu vaatlerin hayata geçirilmesinin girişimcileri, sanayicileri, iş adamlarını ve ekonomi çevrelerini olumlu etkileyeceğini söyledi. Ülke genelinde özellikle de bölgede yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmak için üretilen yapıcı projelerin sürdürülebilir olması gerektiğine işaret eden Baysal, bu kapsamda ekonomik önlemler alınmasının kaçınılmaz olduğunu belirtti.”Hem girişimci sayısını artırmak hem de mevcut işletmelerin desteklenmesi ekonomiyi canlandırır ki AK Parti hükümetleri geçmişte bunu çok yaptı. 2009–2010 döneminde KOSGEB aracılığıyla bu imkânlardan birçok vatandaş faydalandı. Piyasaların etkisine, analizlerine çok hâkim bir yapı söz konusu. AK Parti’nin ekonomik aktörleri konuya çok hâkimler” ifadelerini kullanan Baysal, vaatlerin gerçekleştirilmesinin ekonomi ve sosyal yaşam açısından önemli olacağını vurguladı.
“ÇATIŞMA ORTAMI ÜRETİCİ VE İŞVERENİ ETKİLEDİ”
Türkiye’nin yüksek oranda genç nüfusa sahip olduğuna dikkati çeken Baysal, Türkiye’de gelişen dünyayı yakından takip eden genç bir nüfusun bulunduğunu aktardı.Baysal, “Çok parlak fikirlerle donanmış ancak bir takım imkansızlıklardan ötürü bunları ortaya koyamayan genç nüfus var. Üretim yapmak zorunda olan bir coğrafyadayız. Bu açıdan şartları zorlayıp bu parlak zihinleri ekonomiyle buluşturmamız aslında devlet politikası haline gelmelidir” diye konuştu. Güneydoğu’da yaşanan çatışma ortamının üreticiyi ve işvereni etkilediğini anlatan Baysal, şöyle devam etti: “Türkiye son bir yıldır durağan bir ekonomiyle devam ediyor. Bölgede yaşanan kaos ortamı üretici ve işvereni inanılmaz etkiledi. Çağrılar yaparak ekonominin canlanması için taleplerimiz olmuştu. ‘Afet bölgesi’ olarak nitelendirecek bir metotla bunun ön açıcılığının yapılması gerekiyordu. Bölgenin geldiği koşullar herkes tarafından biliniyor. Gerek son 5 aylık süreç içerisindeki çatışmalı ortam gerekse ihracat konusunda sınırlı yerlere ihracat yapan üreticilerimizin ihracat yaptıkları ülkelerdeki sorunlardan dolayı durma noktasına gelen bir üretim bandı var. Bunun ön açıcılığını ve gerekliliklerini ortaya koymak zorunda olan bir dönemdeyiz.”Baysal ayrıca, ülkede kalkınmanın Çözüm Süreci ile yoğun ekonomi politikalarına bağlı olduğunu savundu.